AZDAVAY’DA HOŞ BİR SEDA BIRAKMAK

AZDAVAY’DA HOŞ BİR SEDA BIRAKMAK
Azdavay…
Kastamonu diyarının her yöresinde olduğu gibi, GÖÇ adı verilen virüsün bünyesini esir aldığı bir yöre…
Cennetin yeşil yüzü denilecek kadar doğal güzelliğine… Zengin endemik bitki potansiyeline… Ihlamuruna… Balına… Taşkömürüne… Ormanına… Ağacına… Ahşabına…
Ve var olan diğer onlarca güzellik ve zenginliğine rağmen, bünyesinde doğanın bünyesinde barınamadığı güzel ilçem…

TBMM Nasıl Açıldı


Milli Bayramlarımızın ilkidir 23 Nisan…
Ve dünyadaki tek çocuk bayramı olarak da ayrı bir ehemmiyete sahiptir.
Özellikle bugünlerde herkes kendi dünya görüşü doğrultusunda 23 Nisan’a elbiseler giydirme yarışında…
Ben sadece tarihi belge ve bilgileri aktarmakla yetinecek, kararı okuyucuya bırakacağım…
Öncelikle TBMM’nin neden 23 Nisan’da açıldığına, açılış gayesine ve kuruluş felsefesine bakalım:

Öğrenci Toplulukları ve Kastamonu

Malumunuz günümüz Türkiyesi üniversiteler ülkesi oldu!

Her ilinde en az bir üniversite var…

Bir kuruluşun dünya üniversiteler değerlendirme raporundaki rakam 2011 yılı itibarıyla ülkemizde 159 üniversite olduğunu gösteriyor…

Hal böyle olunca…

Yarış da bir hayli kızışıyor…

Üniversite Ligi


Çağımız  bilgi çağı… Bilgiye ulaşım… Bilgiyi üretme… Bilgiyi yönlendirme… Bilgiyle en üst seviyede donanarak en verimli şekilde bilgiyi kullanma çağı…

Bilgi dediğimizde salt kitaplardaki satırların beyinlere çakılması algılanmasın… Özellikle teknolojik, siyasi, stratejik, ekonomik ve tıbbi bilgi günümüzde dünyayı yönetenler liginin de ipuçlarını bünyesinde barındırıyor!

Bilginin ve bilimin en yoğun şekilde harmanlandığı, potansiyelin kinetiğe devşirildiği alan ise üniversiteler…

Malumunuz artık her ilimizde üniversite var… Ve Türkiye’deki üniversite sayısı webometrics son istatistiklerine bakarsak 159…

Lafı neresinden anlamak?

Türkçemiz lastik gibi mübarek!

Ne tarafa çekersen o tarafa uzuyor…

Kırmızı nokta ya da bip uygulaması imkanımız olmadığından misal vermeye de kalkışmamak lazım…

Ama sağolsun, bizim yerimize misal verenler oluyor…

Nasıl bir uygulama?


En çok sevdiğim sözlerden birisidir:

Gelecek geçmişin ışığında aydınlanır!

Ve kapak gibi bir söz daha:

Kendi tarihini yazamayanların tarihini başkaları yazar. Tarihi yazan da talihi belirler…

Bu iki cümleyi yazılarımda sık sık görürsünüz…

Bu proje her şeye değer


Geçtiğimiz gün, İl Sosyal Etüt ve Proje Müdürlüğü’nün sorumluluğundaki Vali Bektaş’ın büyük önem verdiği bir projenin ilk adımı atıldı…

Değerler Şehri Kastamonu…

İsmine baktığınızda Kastamonu tanıtım projesi hissi uyandırabilir size…

Aldanmayın…

Tanıtım projesi olduğu bir bakıma doğru aslında…

Ama bir şehrin tanıtımı değil bu…

"Haber Tadında" Manifesto


7 Nisan Cumartesi günü İstanbul’daydık…

Hafta sonu en çok izlenen haber – sohbet programları arasında yer alan HABER TADINDA programında İnci Ertuğrul’ un misafiri olduk…

Şahsım açısından TRT gibi köklü bir kurumun beğenilen, sevilen ve izlenme oranı yüksek programlarından birisinde konuk olmak gurur verici…

Peki Kastamonu açısından?

Dershaneler Kapanıyor mu?


Son bir aydır eğitimle oturuyor eğitimle kalkıyoruz…

İlk ve orta öğretim alanındaki düzenlemeye ilişkin rakamların çarpıştırıldığı gündemin harı sönmeden dershaneler de girdi sahaya…

Başbakan dershanelerin özel okullara devşirileceğini ifade etti…

Sahi…

Dershaneler kapanacak mı?

öğrenci toplulukları


Kastamonu Üniversitesi kabuk kırıyor…

Malumunuzdur…

Rektör Seyit Aydın, Portekiz, Arjantin, Kırgızistan, Kazakistan, Amerika seferlerinin hepsinden de geleceğe yatırımla döndü…

Kimileri bu ülkelere uçuşları turistik gezi olarak algılasa da, bu ülkelerdeki üniversitelerle yapılan protokollerin meyvesinin önümüzdeki yıllarda alınacağını bu satırlarda daha önce ifade etmiştik…

Neden Yunus Mürebbi?


Futbol…

Çağımızın, hatta son iki asrın en büyük uyuşturucusu!

Artık bayanlar bile futbol hakkında ahkam keser seviyeye geldi!

Hani bazı maçlar olur…

Eze eze oynar takım…

Amma velakin meşin yuvarlağı bir türlü üç direğin arasından ağlara gönderemez…

Bir o direkte patlar top, bir bu direkte…

Manifesto: Destan Kastamonu`da Başlıyor


Çok iddialı bir başlık oldu, biliyorum…

Ve bu başlığın arkasındayım…

Türk’ün yeniden diriliş destanı gerçekten de Kastamonu’da başladı…

Ve bu destanın en büyük kahramanı elbette ki Mehmed Âkif Ersoy idi…

Yüce Mevla’nın izniyle, Yunus Mürebbi ismi ilk eserini dün itibarıyla ortaya koydu…

Kastamonu`da kütüphane


Bir önceki yazımızda dünyadaki kitap okuma alışkanlığı ve ülkemizdeki içler acısı durumu ortaya koymaya çalışmıştık…

Peki Kastamonu’da durum nasıl acaba?

Malumunuz bu hafta Kütüphaneler Haftası…

okumuyoruz



Bu hafta, Kütüphaneler Haftası…
Haftanın anlam ve önemine binaen birkaç kelam da biz edelim dedik!
Türkiye’de kitap okuma kültürünün çetelesini merak ettim…
Sizinle de paylaşayım gurur tablosu rakamlarımızı(!)

Son kürdün ekmeğini yemeden


“Ben, öğretmenlerin, öğrencilerin ve velilerin hizmetkarıyım…”

Bu sözü duyduğumda aklıma Yavuz Sultan Selim’in Mısır seferi sonrası Hilafet makamını Osmanlı payitahtına taşıdığı zaman kendisine “Hakimül Haremeyn” diyen hatibe “biz ancak o mübarek beldelerin hizmetkarı olabiliriz ikazıyla “HADİMÜL HAREMEYEN” deyiniz” uyarısını anlatan anekdot geldi…

Makamlar, mevkiler gelip geçicidir.

Makam sahibini itibarlı yapan o makamı kendi hırsı, menfaati için değil halka hizmet için kullanmasıdır.

4+4+4 üzerine



Ağzı olan konuşuyor Türkiye’de…

Özellikle din, siyaset, spor, ekonomi cümlemizin uzmanlık alanıdır!

Profesöründen ilkokul mezununa, yazarından çizerine, kasabından bakkalına…

Din konusunda ahkam kesmekte üstümüze yoktur…

Siyaset ata sporu misali genlerimize işlemiştir…

Ayağına top değmemiş spor yorumcularımız sadece toplum içinde değil kelli felli tv kanallarında bile saatlerce konuşur…

Ay sonunu zor getiren, borç içinde yüzen milyonlarca ekonomi uzmanının olduğu başka bir ülke var mıdır, bilmiyorum!

kastü'nün seferleri


Osmanlı çınarı 700 yıllık ihtişamlı kimliğe kolay ulaşmadı…
Bakmayın Kanuni’nin uçkurunun yukarısını göremeyenlerin senaryolarına…
Bakmayın Ulubatlı efsanesini Fatih’in kılıç hocası yaparken, yanından ayrılmayan Köse Akşemseddin’ i Nasreddin Hoca tiplemesiyle canlandıranlara…
Bakmayın Abdülhamid-i Sani’yi “Kızıl Sultan”, Vahdettin’i “hain” ilan edenlere…
Özellikle kuruluş ve yükseliş döneminde at sırtından inmeyen Murat Han, Yavuz, Kanuni gibi cengaver sultanların yoğurduğu medeniyet ve devletçilik hamuruyla 7 asır dünyayı titretti Osmanlı…
Ömrü cephede geçen padişahlarla…
Mücadeleden, çalışmaktan, üretmekten bir an olsun geri durmayan yöneticilerle bir beylik imparatorluğa dönüştü…


ziya'lara sahip çıkmak



Ziya…

Kastamonu Üniversitesi’nden mezun bir genç…
2011 yılı Kredi ve Yurtlar Kurumu futbol turnuvasında, Kastamonu takımının önemli oyuncularından birisi…
Hafta sonu, Kastamonu Milletvekili Mustafa Gökhan Gülşen ile Yurt-Kur’lu üniversite öğrencilerinin sohbetinin en önemli maddesi Ziya idi…

istiklal marşı


Malumunuzdur…
İstiklal Marşı için TBMM tarafından bir yarışma açılmış…
Kastamonu Açıksöz ve Vilayet Gazetelerinde de bu yarışmanın ilanlarını görürsünüz…
Ödül 500 lira…
O günlerde bu para ile bir ev alabilirdiniz…
Yani büyük paraydı 500 lira…
Yarışmaya tam 724 eser katıldı…


sevgi eyleme dönüşmeden


Bir önceki yazımızda “mum”  misali yananlardan bahsetmiştik…

Çevresini aydınlatmak için günbegün eriyip giden, kendisi tükenirken etrafına ışık saçan insanlardan…

Her meslek dalında mum vardır…

Toplumun her kesiminde…

Ama topyekün mum misali olunan meslekler öyle hesap makinası ya da çetele tutmaya gerek duyulmayacak kadar azdır…

ışığa adanan hayat


Mum…

Tek kelime, tek hece, üç harf…

Bu kısacık kelime özünde nice deryalar, nice sırlar, nice güzellikler ve nice ibretler barındırır…

Tıpkı gönül erleri misali…

Onlar da etrafı aydınlatmak için kendileri erimez mi?

soykırım



Tarih : 26 Şubat 1992…
Yer: Hocalı Kasabası
Olay : Soykırım
Bilanço: 106 kadın, 63 çocuk, 70`ten fazlası ise yaşlı olmak üzere toplam 613 Azerbaycan Türkü’ nün işkence yapılarak katledilmesi. 487  ağır yaralı, 1275 rehin ve 150 kayıp.
Diplomasi: bu insanlık dışı soykırım hadisesini meclisinde “Hocalı Soykırımı” olarak kabul eden ülkeler,Azerbaycan, Pakistan ve Meksika…

sakın bu ringe çıkma


Gençlik yıllarımızın vazgeçilmezlerinden birisiydi Nilüfer…

Orhan Gencebay, Ferdi Tayfur, Müslüm Gürses arabeskine soluk aldırdığımız vakitlerde Sezen Aksu, Aşkın Nur Yengi, Sibel Egemen ve Nilüfer gibi seslerle pop müziğini kulağımıza unutturmamaya çalışırdık…

Haftanın belki de en bomba haberini duyduğumda, gayr-i ihtiyari dudaklarım Nilüfer’in “Demek bana yine hüsran, yine bana hasret var… Yine bana sensiz günler düştü. Eyvah!” şarkısını mırıldanmaya başladı…

maradona - messi


Efendim…
Malumunuz olduğu üzere Rektörümüz Prof. Dr. Seyit Aydın’ a makam koltuğunu ısıtmak bir türlü mümkün olmadı!
Kah İstanbul… Kah Ankara… Yurt içinde…
Kah Portekiz… Kah Kırgızistan… Kah Arjantin… Yurt dışında…
İşi gücü gezmek…

TKB Toplantısı - 3 : Sözen Cemaati


Metin Sözen…
Hayatını ecdad yadigarı mirasa adamış bir tarih aşığı…
Böyle gelip böyle gitmeyen, giderken ardında iz bırakmak isteyen bir önden giden atlı…
Şehirlerin de kimlikleri olduğunu, hüzünleri, sevinçleriyle hayat bulduğu anlayışını yüreğinin derinliklerinde hissedip; bizim bir taş ya da ahşap parçası olarak gördüğümüz binaları seven, onlarla konuşan, dertleşen sıra dışı bir kimlik…
Hafta sonu gerçekleştirilen Tarihi Kentler Birliği toplantısına Metin Sözen imza attı dersek abartmış olmayız…

TKB Toplantısı - 2 Bektaş`ın Vefası


Hafta sonu gerçekleştirilen Tarihi Kentler Birliği Batı Karadeniz Toplantısı’ nın Kastamonu için en dikkat çekiçi yönlerinden birisi de üç valisini yan yana, omuz omuza görmek oldu…

TKB Toplantısı - 1 Tarihi Birlik


Tarihi Kentler Birliği Batı Karadeniz Toplantısı 17-18 Şubat tarihlerinde ilimizde gerçekleştirildi…
Kastamonu Valisi Erdoğan Bektaş ve Kastamonu Belediye Başkanı Turhan Topçuoğlu ev sahipliğinde;

İçerde Akif, Dışarda Abdülhamit - 2


Milli şairimiz Mehmet Akif Ersoy, Türkiye gençliği tarafından ne kadar fazla tanınırsa, milletine, memleketine, dinine, diyanetine sevgisi de o derece artacaktır…
Bununla birlikte, çalışmak, meslek sahibi olmak, vatanı, memleketi, dini, geleceği için üretmek ve Avrupa medeniyetinin teknolojisini alarak ve daha da ileri götürerek güçlü bir ülke olmak ideali; günümüzde de geçerli bir ideal değil midir?
Akif, Türk Milleti için vazgeçilmez ana karakterlerden birisidir.
Peki Sultan Abdülhamid?

içerde akif, dışarıda abdülhamit - 1


Hafta sonu usta tiyatrocu Ahmet Yenilmez Kastamonu’daydı…

SAFAHAT: Mehmet Akif Dönüyor oyunuyla Azdavaya Gönül Verenler Derneği’nin davetlisi olarak gelmişti…

Milli Mücadele dönemini, o dönemin fedakar, cefakar neslini, yapılan şanlı mücadeleyi ve bu mücadelenin isimsiz kahramanlarını 60 dakikalık performansla ancak bu kadar anlatabilirdi…

padişah anneleri


Ülkemizde son yıllara kadar Osmanlı’ya küfretmek maharet sayılırdı… Hatta teşvik edilirdi…
     Biz değil miydik dünyanın hatırı sayılır liderlerinin önünde şapka çıkarttığı Sultan 2. Abdülhamid Han’ı “kızıl sultan” yapan?
     Biz değil miydik, Mustafa Kemal’i verebileceği en geniş yetkiler ve hatırı sayılır ödenekle Anadolu’ya “KURTULUŞ” için gönderen Sultan Vahdettin’i HAİN damgasıyla tarihe yazan…
     Biz değil miydik, kendi servetinden bile beş kuruş almadan ülke dışına çıkarken; Saray’ı soyup soğana çevirerek kaçtı diye iftira atan?
     Biz değil miydik Baltacı Mehmet paşa’ya Çariçe Katerina ile çadırda aşna fişne yaptığından barış imzaladı diyen?

nicelik kaybetti, nitelik kazandı


Hafta sonu AZDER için çok önemliydi…
Cumartesi günü  Azdavay tarihinde bir ilki gerçekleştireceği AZDAVAY PANELİ  vardı…
Pazar günü de Deli Yürek’in Sabri’si, Ekmek Teknesi’nin Celal’i, Halil İbrahim Sofrası’nın Kömür’ü ve Kınalı Kuzular’ın değişmez karakteri Ahmet Yenilmez’ in oynadığı SAFAHAT oyunu sahne alacaktı…


mehmet akif dönüyor


12 Şubat Pazar…
Kastamonu Halk Eğitim Merkezi…
SAFAHAT tiyatrosu ile usta oyuncu Ahmet Yenilmez Kastamonu’da…
Hani şu Deli Yürek’in Sabri’si…
Ekmek Teknesi’nin Celal’ i…
Halil İbrahim Sofrası’nın Kömür’ü…
Ve TRT’ nin KINALI KUZULAR yapımıyla gönüllere kuran oyuncusu var ya!
İşte o Ahmet Yenilmez…
Oyun; Mehmet Akif’i anlatıyor…

azdavay paneli


Azdavaya Gönül Verenler Derneği…

Daha kundaktaki bir dernek…

Kurulalı henüz iki yıl bile olmadı…

Kurulduğu yıl yaptığı kermes ve müzik eğlence etkinliği ile Azdavay’ın 20 gencine el uzattı…

sevgililerin en sevgilisi


 Seni anlatmaktan kalemler aciz…
            Seni yazmaktan edipler aciz…
            Dünyadaki tüm dillerin en güzel kelimeleri bir araya gelse…
            En ünlü şairler dizelere eklese…
            Seni anlatamaz…
            Hal böyleyken ben nasıl anlatayım Efendim?

elektrik tellerine kuşlar mı konar


Kastamonu…
Evliya – Enbiya – Şüheda şehri …
Tarihin dehlizlerinden akıp gelen külliyeleri, camileri, medreseleri, türbeleri  ile buram buram maneviyat kokan…
Hükümet Konağı, Saat Kulesi, Türk Ocağı, Osmanlı Sarayı, Memleket Kütüphanesi ile kültür resitali sunan…


kent konseyi


27 Ocak Cuma akşamı, Kent Konseyi’nin 7.nci toplantısı gerçekleştirildi… Belediye hizmet binasında yapılan toplantıya katılım oldukça yoğundu. İştirak ettiğim ilk toplantı olduğu için kalabalığın her toplantıda böyle olup olmadığını bilmiyordum… Ancak konuşmalar arasındaki ifadelerden bu toplantıdaki katılımın öncekileri geçtiğini anladım…

üniversite - 3 "yurt binası"


Takip ettiğim ve bildiğim kadarıyla Prof. Dr. Seyit Aydın’ın Rektörlük koltuğuna oturduktan sonraki ilk İCRAATIN İÇİNDEN toplantısıydı bu…
8 aylık bir zaman dilimi uzun değil…
Bunun ilk ayını koltuğa ısınmak…
Sonraki üç-dört ayını bünyeyi tanımak, hastalıkları teşhis etmek, tedavi yöntemlerini belirlemek…
Ve bu doğrultuda bir ekip oluşturmak…
Ardından “hele bir yürüyüşümüzü görelim” tecrübesine de birkaç ayı heder etmek…

üniversite - 2 "nereden nereye"


Kastamonu Üniversitesi’nin Rektör Prof. Dr. Seyit Aydın önderliğindeki 8 aylık icraatlarının en önemli verisel göstergesi;
2011 Mayıs ayı ile 2012 Ocak ayı arasındaki fark tablosu…


üniversite - 1 "ekip çalışması"


“Ekip Çalışması”

25 Ocak Çarşamba günü Kastamonu Üniversitesi Sosyal Tesislerinde bir basın toplantısı düzenlendi…

Rektör Prof. Dr. Seyit Aydın, basın toplantısına kurmay heyeti ve ekip arkadaşları ile birlikte katıldı…

Basın takımına karşı sayısal üstünlük Üniversite takımındaydı…


üniversite şehri olmak


Yıl 1989…

Üniversiteye girebilmek…

“Üniversiteli” olabilmek toplumda bir ayrıcalık teşkil ederdi…

İki yıllık bile olsa…

Öyle her ilde falan da yoktu üniversite…

türk dünyasının kalbi


2 Ocak 2012 Pazartesi günü, Kastamonu Üniversitesi öğrencileri çok önemli bir isimle tanışma fırsatı  buldu…
Yavuz Bülent bakiler…
Türkçe sevdalısı…
Türkiye sevdalısı…
Türklük sevdalısı…
Ben daha talihliydim…
Kastamonu Üniversitesi rektörlük binası (tarihi Abdurrahman Paşa Lisesi) önündeki kaldırımlarda gördüm kendisini…


keriz kazıklama bedeli


Yıllardır elektrik fatura ödemem otomatik talimatla banka hesabımdan yapılıyor…
Ne var ki, ödemenin otomatikleşmesi için hesapta para olması icap ettiğinden ve banka hesabımız farelerin bile firarı derecesinde Erzurum’ un kış ayları gece sıcaklık değerleriyle yarıştığından talimatı dinlemez oldu banka!


suçlu ayağa kalk


Tarihler 1098 – 1099…
Evet, doğru okudunuz, “0”lar yanlışlıkla “9” un yerini işgal etmedi yukarıdaki rakamlarda…
Bindoksansekiz, bindoksandokuz…
Yer Suriye’nin Halep kenti yakınlarındaki Maara…


istiklal marşına saygı(sız)lık


İstiklal Marşı…

Türk’ün yeniden diriliş  destanının kelimelerde ahenge dönüştüğü…

Şair-i Muazzama Mehmet Akif Ersoy’un ruhun derinliklerindeki vatan, millet, din, bayrak sevdasının şaha kalktığı…

Türkiye Cumhuriyeti’nin doğuş hikayesini en beliğ şekilde yansıtan şiir…


sazımızla sözümüzle


Kastamonu TV, yeni bir kültür program kuşağına daha merhaba diyor yakında...    SAZIMIZLA SÖZÜMÜZLE KASTAMONU...


sihirli değnek



Yıl 1980…
Henüz 9 yaşında bir çocuk ilk kez çıktı memleketi sınırlarının dışına…
Yüreğinin ürkek kalp atışlarını babasının sıkı sıkı yapıştığı elinde sakinleştirmeye çalışarak girdi beyaz önlüklü adamın bulunduğu odaya…

10 aralık


Yıl 1919...
    Aylardan Aralık...
    Osmanlı  Devleti’ ne zorla imzalattırılan ve adeta bu büyük İmparatorluğun idam fermanı olan Mondros Mütarekesi yürürlüğe gireli bir yıl olmuştur. İtilaf Devletleri, Osmanlı’ nın bütün ordularını  ( Kazım Karabekir’ in ordusu hariç ) dağıtmış, bütün stratejik noktalarını eline almış, İstanbul’ u ve payitahtı çepeçevre sarmıştır.

mehmet akif müzesi


Yıl 2011…
Kültür Bakanlığımız bu yılı  “Mehmet Akif yılı” ilan etti…
Ve yıl boyunca Türkiye’nin dört bir yanında çeşitli etkinliklerle anıldı Mehmet Akif…
Paneller…
Konferanslar…
Sempozyumlar…
Hepsi gırla gitti…


torunlarım hesap soramayacak


Yıl 1920…
Aylardan Ekim…
Kastamonu, İslamlığın en büyük  şairi olarak bilinen Mehmet Akif ile tanışıyor Ekim’in 19. ncu günü…
Nasrullah Camii başta olmak üzere, camilerde vaazlar veriyor, Açıksöz Gazetesi idarehanesinde ve Milli Müdafaa Cemiyeti bürosunda ilin ileri gelenleri ile toplantılar yapıyor, ilçeleri geziyor Mehmet Akif…


azdavay kalkınma sempozyumu


Azdavay, Kastamonu’nun şirin, yemyeşil, tabiat harikası yörelerinden birisi…
Çatak Kanyonu, Medil Mağarası, Saray Köyü Şelalesi Yüce Yaradan’ ın biz Azdavaylılara birer armağanı…
Yanık Ali Konağı, Tekşenler Konağı, Taş Camii gibi ecdad yadigarı armağanlarımız da var…
Başka?